SADE günümüzde türlü görünümler altında dönen temel soruna eğilmemizi istiyor bizim: insanın insanla ilişkilerine eğilmemizi. Kızgın, kargı konmaz, öfkeyle dolu, her şeyde aşırı, töreler konusunda görülmedik bir hayalleme sapışı taşıyan, bağnazlı ğa dek tanrısız İşte ya olduğum gibi alın ya da bir kez daha vurup öldürün beni. Çünkü değişmeye ceğim. Onu öldürmeyi seçtiler, önce hücrelerdeki sıkıntının ufarak ateşiyle, sonra lekelemekle, adını silmekle. Böylesi bir ölümü kendisi de istemişti zaten: Mezarımı örter örtmez üstüne ağaç lar dikilsin İnsanla rın belleğinde hiçbir anım kalmadı diye övünç duyayım Son isteklerinden yalnız buna uyuldu. Hem de nasıl bir titizlikle: Sade'ın anısı budala öykülerle değiştirildi M adı sadizm, sadik gibi ağır kelimelerle kanştınldı; günlükleri yok edildi: müs veddeleri yakıldı -o n ciltlik Joumöes de Florabelle kendi öz oğlunun gammazlamasıyla ortadan kaldırılmıştır- kitaplan ya saklandı. Gerçi XIX. Bugün yine de bu yeri herkesin gözünde kazanmış sayılmaz. Yüzyılda Duyarlık" konulu kalabalık ve titiz yapıtların sayfalannı çevirsek, adına bir kez bile rastlamayacağızdır. Sade'ı tutan yazarlann onda bir pey gamber dehasını selamlamalan kuşkusuz biraz da bu kepazece sessizliğe karşı olmuştur. Bu kez Sade, bir Nietzsche, bir Stir- ner, bir Freud gibi ya da sürrealizm gibi anılmaya başladı. An cak bütün tapmalar gibi bu tapma da, "Tannsal Marki"yi iyice. Ne zaman Sade'ı anlamak istediysek tapınmaya itildik. Onu bir halk düşmanı ya da bir put gibi değil, bir adam, bir yazar olarak ele alan eleştirmenler sayı lıdır. Ama gerçek yeri nedir? Hayranlan da saklayam azlar ki yapıtının büyük bölümü oku naksızdır, felsefe yönünden tutarsızlığını örtmek için bayağılı ğa sığınma geleneğindedir. Rezaletlerine gelince, hayranlığı çeken bir özgünlüğü yok bunlann. Sade'ın bu konuda yeni bir şey yarattığı yok; psikiatri kitaplannda en aşağı onunkiler ka dar garip örneklere bol bol rastlanıyor. Aslında Sade'ın dikkati mizi çekişi ne sadece yazarlığında ne de sadece cinsel sapık oluşunda. Bu ikisi arasında kurduğu, yarattığı bağlantılar Sa- de'ı Sade yapan. Sade'ın sapıklıklan. Kendi bireyimizi yadsımadan bütün isteklerimizi yerine getirebilir miyiz? Ya da yalnız farklılıklannuzdan vazgeçerek mi topluma bilişiyoruz? Bu sorun, hepimizin sorunudur. Sa- de'da farklar, bir yandan rezalete kadar uzanıyor; öte yandan edebî çalışmasının genişliği toplumca kabul edilmeyi nasıl bir tutkuyla istediğini gösteriyor. Hiçbir bireyin kendini aldatma dan savuşturamayacağı bu çatışmalara onda en aşın biçimde rastlıyoruz. Sade'ın para dokusu da, bir bakıma zaferi de bu noktada işte; kendi tikel konumuna inatla Seks Yaparken Döl Döküşleri için, insanı tümel dramı içinde tanımlamayı deniyor. Sade'ın gelişimini anlamak, özgürlük yönünden serüvenini değerlendirmek, başansını ve başarısızlığını ölçmek için duru munun verilerini tam bilmemiz faydalı olurdu. Ne yazık ki bü Seks Yaparken Döl Döküşleri çabalara karşın, kişiliği de, hayat serüveni de yer yer karan lıkta kalıyor bugün. Gerçek portresini bilmiyoruz. Çağdaşla rından bize ulaşan betimlemeler de çok zayıf. Marsilya davası nın tutanaklarına göre otuz iki yaşında, Seks Yaparken Döl Döküşleri ve dolgun bir yü zü olan, orta boylu, gri fraklı, ipek pantolonlu. Şöyle yazıyor: "Hareketlerinin bütünündeki inceliğin kalıntı larını göstermeye iyice engel olan aşın bir şişmanlıkü bu. Yine de yorgun gözlerinde ne olduğunu anlamadığını parlak ve ateş li bir şey zaman zaman canlandırıyordu onu. Sönmüş bir yıldı- zın üstünde titreşen bir kıvılcım gibi. Ama yine de dayanaksız bir kanıt bu.
HÜSEYİN RAHMİ GÜRPINAR
Hayy Kitap | KitapKalbi Yayıncılık İnsani etkinlikler, duygu yoğunlukları, ideal tavırlar, sahici hareketler, berrak bir zihin ve kalp gibi de ğer yargıları yerini daha mekanik ve sentetik ilişki. Anaïs Nin'in orijinal ve sansürsüz güncelerinden oluşan Henry ve June, bir kadının cinsel uyanışına dair samimi bir anlatı olarak ün kazandı. Dünyanın Mihveri Kadın Mı, para Mı?: Hüseyin Rahmi Gürpinar | PDFHer iki güzelliğin bir arada bulunması malikini4 daha mesut etmez mi? Hepimiz aynı dünyada yaşadığımız halde neden farklı ideolojilere sahip oluyoruz? Zira muhafazakârlıkta sosyal ve kültürel yapıların kendisiyle yoğrulduğu bu değerler toplumun ortak hafızasını meydana getirmeleri ve üzerinde mutabakata varılmış alışkanlıklar olmaları bakımından önemlidirler. Haşhaştan ve etkilerinden söz etti. Kirleniyor muyum? Kişilerin bazıları ise cin sel yönden güçlü kimselerdir.
Tüm Kategoriler
İnsani etkinlikler, duygu yoğunlukları, ideal tavırlar, sahici hareketler, berrak bir zihin ve kalp gibi de ğer yargıları yerini daha mekanik ve sentetik ilişki. Hüseyin Rahmi Gürpınar (). Okur yazar. Bu kısımda son çıkan kitapları bulabilir ve Yeni çıkan kitaplar hakkındaki yorumları okuyabilirsiniz. Yaşamı Hüseyin Rahmi, 'te İstanbul'da Ayazpaşa'da doğdu Hünkâr yaveri Mehmet Sait Paşa'nın oğludur. Anaïs Nin'in orijinal ve sansürsüz güncelerinden oluşan Henry ve June, bir kadının cinsel uyanışına dair samimi bir anlatı olarak ün kazandı.Hatla kitaplarında kadınlara verdiği önemli rolleri ro manesk bir diyalektiğin gereği olarak düşünmek gerekir: Kötü lük, onların binlerce yıldır yumuşaklığa alışmış cinsellikleri yanında büyük bir karşıtlık yaratıyor, kadın suç işleyerek kendi doğal bayağılığını aştığı zaman, cesur bir yüreğin atılanlarına hiçbir durumun set çekemeyeceği gerçeğini erkeğe göre çok daha iyi bir şekilde anlatabilmektedir. Daha ilk anda nefret ettiler birbirlerinden. Daha önce kendimden başkası olmayı hiç istememiştim. Onu bir bağayı izler gibi izliyorum. Ama aslında ölüm başarısızlıkların en kötüsü değildir ve onlar için çizdiği son ne olursa olsun. Beni dizlerimin üzerine çöktürü yor. Klasik muhafazakârlığın temel değerleri, geleneksel toplumun dayanışmacı özelliği içerisinde cemaatçi ve hiyerarşik bir yapıyı arzulamaktadır. Bu yüzden huzurlu bir aile ortamı elde edilemiyor. Bir nokta gizlemeyerek cürmümü bütün dehşeti ile itiraf ettim. Hak sızlıklarını kibirle üstlendiği anlarda da kendisinij haklı bul muş, kesenkes aşağıladığı halk yığınlarına bir biİdini ulaştırma yı ihmal etmemiştir: Yazılan başkalarıyla ve yaşadığı dünyay la olan ikili bağıntısını iyice göstermektedir. Gece boyunca insanı korkutacak kadar mutluydum. Babanı da seni de keşke tanımaz olaydım. Kanı zaman tabasbusuna29 aşılanmıştır. Sözü bırakıp fiiliyatta devam etmelidir. Yakında kim olduğumu tam anlamıyla öğrenecek. İnsan insanı, ahlak ahlakı andırabilir. Sade bu edim leri Önemsiz bularak kendini savunuyor, hattâ onlardan vaz geçmeye hazır olduğunu söyleyecek kadar ileri gidiyor bir yer de. Dolayısıyla tecrübelerden süzülüp gelen gelenekler bireyi engelleyen değil, aksine koruyan ve sistemle barışık hale getiren pozitif değerler olarak nitelendirilmişlerdir Çaha, a: Size anlatılanları okurken tek yapmanız gerekense verilen parçaları birleştirmek. Evlilik, hayatta insanın alabileceği en önemli ve en kritik karardır. Yüzündeki ve tebessümündeki o sihir, gülümsemeyen gözleri. Daha sonra Sade kitaplannda bizi bir çırpıda Tahiti'ye Patagonya'ya götürürken, yeryüzünün türlü yerlerinde konulmuş değişik kurallarının değer kavra mıyla kesinlikle çatıştığını göstermek istemiştir. Medya emperyalizmi kuramına göre, gelişmiş ülkelerin egemen kültür ve değerlerinin medya yardımı ile diğer ülkelere empoze edildiği, özellikle televizyon programlarıyla bu ülkelerin kültürel değerlerinin tahribata uğratıldığı kabul edilmektedir. Kanılarını hiç değiştirmediği, vasiyetname sinden anlaşılmaktadır. Bunu onun yerine başkalan yapıyor, o da onların söyledi ği ya da yazdığı her şeyi yadsıyor. Edip Münir, böyle bir muhakemeden çekinmediği için o profesyonellere nispe- ten kendini ahlak endişelerinden büsbütün kurtulamayan bir amatör sayıyordu. Ölüm, bireyselliğinin bozulması, çözülmesi an lamına geldiğinden, kocamak kadar ürkütmüştür onu: Yapıtla- nnda öbür dünya korkusunu hiç görmüyoruz. Her ne istiyorsan kendinde ara! Beni hayal kınk lığına uğratmaktan ödü kopuyor.